CHP Ereğli İlçe Başkanı Sertan Ocakcı, sandıktan ‘evet’ çıkması durumunda, Türkiye’nin olumsuz durumlar ile karşılaşabileceğini bildirdi.

Ocakcı, yazılı açıklamasında, 18 maddelik değişiklik paketi ile Türkiye’nin, sonu belirsiz bir yol ayrımına sürükleneceğini öne sürdü. Ocakcı, tüm yetkilerin tem bir kişinin elinde olmaması gerektiğini ifade ederek şunları kaydetti:

“TÜRK HALKI, HAYIR DİYECEKTİR”
“Halkımızın kararı nettir, Tüm yetkiler tek kişide toplanamaz. Yurttaşlarımız, bu referandumda çağdaşlığın, demokrasinin, özgürlüklerin ve hukukun üstünlüğünün temel alındığı parlamenter rejimin mi, yoksa tüm yetkileri elinde tutan, istediği her şeyi kimseye hesap vermeden yapabilen bir kişinin saltanatının mı tercih edileceğini biliyor. 16 Nisan’da, halkın baskı ve zulüm altında yaşadığı, temel hak ve özgürlüklerin olmadığı, gerici diktatörlük altında bir yaşam tercih edilmeyecektir.
Ülkemizi eyaletlere ayırmaya kimsenin gücü yetmeyecektir.  Halkımıza dayatılan ancak ayrıntıları iktidar tarafından dürüstçe açıklanamayan bu değişiklik paketi sandıktan onay alırsa; Meclisin, yargının ve hükümetin yetkileri tek bir kişide toplanacak ve demokrasi tarihe gömülecektir. İşçilerin hakları tek bir kişinin kararına bırakılırsa, o hakları meydanlarda, mahkemelerde,  grevlerde, mecliste savunmak ve o hakları kazanmak zorlaşacaktır.  Bu anayasa dayatması toplumu kutuplaştıracak, halkı bölecektir. Halkımızın büyük bölümünün kabul etmediği veya içine sinmeyen bir anayasa, istikrarsızlığı ve kaosu tetikleyecektir.  Bu da hem ekonomik kriz hem de işçinin, memurun, emeklinin ve asgari ücretlinin belinin bükülmesi demektir.
Anayasa teklifi bir kişiye tek bir imzayla sendikaları kapatma, grevleri yasaklama, kıdem tazminatlarını kaldırma, toplu iş sözleşmelerini askıya alma, haklarını bile ödemeden istediğini işten atma yetkisi verecektir. Oysa başta taşeronlar olmak üzere tüm asgari ücretlilerin güvenceli iş hakkı ortadan kalkacaktır. Toplumsal mutabakata dayanmayan ve işçilerin haklarını içermeyen bir anayasa kabul edilemez.  İşsizlik hızla artarken, istediği tek şey kontrolsüz güç olan bir kişinin işi düşünülemez.  Yurttaşımız borçlanarak yaşarken, zorunlu dayatmalara geçit verilemez. İşsizlik fonunda biriken ve işsizlere ödenmeyen paraların, teşvik ve varlık fonu adı altında patronlara peşkeş çekilmesine müsaade edilemez. İşte tüm bu sebeplerle Türk halkı, 16 Nisan’da ülkenin yıkıma, halkın uçuruma daha fazla sürüklenmesini önlemek için, ‘HAYIR’ diyecektir.”